BİLDİRİLER
Basına ve Kamuoyuna Kubilay
BASINA VE KAMUOYUNA
BIRAKTIKLARI EMANETİN BEKÇİLERİYİZ
Bu topraklarda Cumhuriyet Devrimi, tüm kazanımlarıyla o dönemde yaşamış ve bundan sonra da bu coğrafyada yaşayacak insanlara verilmiş en güzel armağandır. Din, mezhep ve etnik boğazlaşma bataklığında debelenen Ortadoğu halklarının haline baktığımızda görüyoruz ki armağan olduğu kadar eşsiz bir ayrıcalıktır da.
Cumhuriyetle birlikte halk, iktidarın kaynağını göklerden yeryüzüne yani ulusun egemenliğine indirmiş, kendi kendisini yönetmeye başlamış, laik ve çağdaş bir yaşama kavuşmaya başlamıştır. Bununla birlikte Cumhuriyeti’nin Devrimci önderi Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün ve ona ve Cumhuriyet'e gönülden bağlı askerlerinin Cumhuriyet'i tüm kurum ve kurallarıyla hayata geçirmesi hiç de kolay olmamıştır. Bu devrimci süreçte din sömürüsü üzerinden elde ettikleri çıkarları sarsılan, yobazlık üzerinden elde ettikleri kazançları kesilen, yapageldikleri her türlü sahtekarlığa dini alet eden din tüccarları halkta korku yaratarak Cumhuriyet'i yıkmak ve ülkeyi kendi örümcek beyinlerinin tahayyül ürünü olan dini esaslara göre yönetmek istemişlerdir.
İşte böyle bir süreçte 1930 Aralığında Menemen'de birkaç yobaz ve halk düşmanının ilçe halkını sözde "Mehdi ordusu" yalanı ile tehdit ederek silahla bir karşıdevrimci kalkışma başlatma ve şeriat getirmek için isyan çıkarma girişimine engel olmak için "Mustafa Kemal “in askeri olmak" onuru ve sorumluluğu ile bu yobaz güruha müdahalede bulunurken önce yaralanan , sonra da hunharca katledilerek şehit olan MUSTAFA FEHMİ KUBİLAY şehit düştüğü o günden beridir Cumhuriyet'i cansiperane savunanların örnek aldığı , Cumhuriyet uğruna "tereddütsüz feda ruhunu" görev bilmiş her yurtseverin ilham kaynağı , karanlıkta çınlayan bir sis çanı , rehber bir sembolü olmuştur.
Bu tarihsel hadise bir kez daha ispatlamıştır ki ne zaman vuku bulursa bulsun içimizde veya dışımızda bulunan tüm Cumhuriyet ve halk düşmanlarına karşı ülkemizin yeniden o kokmuş yobaz karanlığa gömülmemesi ve Cumhuriyetimizin sonsuza değin devamı için tereddütsüz feda ruhuna sahip bir ULUS vardır. Beyinleri örümcek ağlarıyla örülmüş, yüreklerinde zorbalık ve yobazlıktan başka hiçbir duygu taşımayanlar bilmelidirler ki o gün de bugün de bu topraklarda ne Kubilay'lar biter ne de MUSTAFA KEMAL'in askerleri.
Cumhuriyetimiz her daim Kubilay'lar yetiştirmiş ve yetiştirmeye devam edecektir.
Şehir edilişlerinin 94.yıldönümünde Asteğmen KUBİLAY’ı, bekçiler Hasan ve Şevki Beyleri minnetle, saygı ve özlemle anıyor, uğruna can verdikleri Cumhuriyetimizi canımız pahasına korumaya devam edeceğimize, onların aziz hatıraları önünde söz veriyoruz.
İnandılar, dövüştüler ve öldüler. Bıraktıkları emanetin bekçileriyiz.
Saygılarımızla.
Ali Küçüksarı
ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ
Bursa Şube Başkan yardımcısı