BİLDİRİLER
Yerel Yönetimlerde Kaybolan 5+1 Yıl

BURSA

Yerel Yönetimlerde

KAYBOLAN 5 + 1 YIL!

10.06.2010

Tarihte de Sosyal Demokrasi kavramı Kent Yönetimlerinden çıkmıştır. Avrupa Kentsel şartını oluşturan deklarasyonu Avrupa Sosyal demokratları yazdı ve bugün tüm Avrupa ülkelerinin kabul ettiği bir anayasa olarak ortaya çıktı. Dolayısıyla kent yönetimleri bizim varlık nedenimizdir.

BİZLER DiYORUZ Kİ !

Yaşama Saygı Duyun

İnsanoğlunun yaşam kalitesini arttırın

Yeryüzündeki yaşamın çeşitliliğini koruyun

Yenilenemeyen kaynakların tüketimini en aza indirin

Yeryüzünün taşıma kapasitesinin üzerine çıkmayın

Alışkanlıklarınızı değiştirin

Herkesin kendi yöresine sahip çıkmasına olanak tanıyın

Kalkınma ve çevreyi bütüncül politikalar çerçevesinde ele alın

İki ayrı BURSA‟ya son!

  • Bugün büyük alışveriş merkezleri, çağdaş konutları ile imarlı
  • Dar yolları, parkları olmayan, kalabalık sınıflı okulları, ile köy görünümlü iki Bursa var!
  •  Belediye başkanının bilinen görevleri ve kendi kadroları dışında; halk, meslek ve sivil toplum örgütleri gibi ortakları ile halkın öncelikleri, katılımcılık, açıklık, tasarruf ilkeleri de olmalıdır.
  •  Ancak, yeni iş olanakları yaratılmadan, temel sağlık hizmetleri verilmeden, bir yerden bir yere ulaşımın maliyeti ve süresi düşürülmeden, yaygın tüketim malları ucuzlatılmadan, konut sorununa çözüm bulunmadan kentsel mutluluktan söz edilemez.

Bursa’yı doğru tanımlamak, Ne olduğunu bilmek ve sorunlarına gerçekçi ve ulusal politikalar doğrultusunda çözümler üretmek zorunludur

  • İnsan merkezli,
  •  Bursa’lıları müşteri olarak görmeyen,
  • Yönetimin kalitesini esas alan Anlayışlar yaşama geçilmedir

BURSA 'DA HATALI BELEDİYE UYGULAMALARI ( 2004 – 2010)

  •  ULAŞIM
  •  DOĞANBEY KENTSEL DÖNÜŞÜM
  •  MERĠNOS ATATÜRK KONGRE ve KÜLTÜR MERKEZİ 
  •  STADYUM
  •  ESKİ SEBE HALİ ALANI
  •  SAMANLI SAĞLIK KOMPLEKSİ 
  •  AKÇAĞLAYAN TOKİ 
  •  TELEFERİK
  •  ADLİYE PROJESİ 
  •  BURSA’DA KAÇAK İNŞAAT
  •  RAYLI SİSTEM
  •  PLAN TADİLATLARI
  •  OTOPARK

ULAŞIM : 

MODERN HIZLI ve UCUZ Ulaşım

Vaad etmiştiniz???

ULAŞIM PLANLAMASI

Bursa’da karayolu ulaşım ağı iki ana aks üzerinde seyretmektedir. Birincisi lineer büyüme gösteren kentte doğu-batı aksı olan Ankara - İzmir yolu, ikincisi de onu dik kesen ve kuzeye doğru ilerleyen İstanbul Yoludur. Ancak kentimizde artan nüfus, alınan göç, artan gelir-özel araç sayısı mevcut karayollarının her geçen gün yetersiz kalmasına neden olmaktadır. Bu sorunlara çözüm olarak kentsel alanda katlı kavşaklar ve bat-çık lar yapılmaktadır.

Kentimizde göçle birlikte gelen nüfus artışı, gelirlerin yükselmesiyle artan özel araç sayısı mevcut karayollarının her geçen gün yetersiz kalmasına neden olmaktadır. Kentimizde yaşanan ve gün geçtikçe katlanarak artan ulaşım sorununu çözmek adına maalesef planlı bir çalışma yapılmamış, yapılan planlarda ulaşıma yönelik somut öneriler getirilmemiştir.

12 adet Ulaşım Etüdü çalışması yapılmasına rağmen, ancak bu kadar kapsamlı olarak yapılan etütler sonucu elde edilen veriler kent bütününü kapsayacak bir ULAŞIM MASTER PLANINA 6 yıl boyunca dönüştürülememiştir.

Şöyle ki; Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununa istinaden 1/100.000 ölçekli Planda tariflenen 7 adet planlama bölgelerine ilişkin, 1/25.000 ölçeğinde Nazım İmar Planları hazırlanmış, hazırlanan planlar 2006 yılında onaylanarak yürürlüğe girmiştir.

Ancak 1/100.000 ölçekli planın onaylandığı 1998 tarihinden, 1/25.000 ölçekli Nazım İmar Planlarının onaylandığı 2006 yılına kadar bu yönde bir çalışma yapılmamış, 1/25.000 ölçekli Nazım İmar Planları "Ulaşım Master Planı" yapılmadan onaylanmıştır.

BUSKİ

    

     

Sonuç olarak; kentimizin ulaşım sorununu çözme adına 1998 yılından bu yana planla bir çalışma yapılmamış, kentin üst ölçekli planlarında ulaşım konusu göz ardı edilmiş, 2006 yılında onaylanan 1/25000 ölçekli Nazım imar Planları yapılırken planlar birbirinden kopuk bir biçimde düşünülmüş, bütüncül ve bu bütünlüğü sağlayabilecek ulaşıma dönük politika üretilememiş, ulaşım soruna çözüm olarak bütüncül bir anlayış yerine, kentsel alanda katlı kavşaklar, batçıklar gibi noktasal projelerle çözüm üretilmeye çalışılmıştır.

 

 

 

 

 

 

 

 

•Kent bütününü kapsayacak bir ULAŞIM MASTER PLANI halen yoktur.

•Ulaşım ilkeleri bir bütünün parçaları halinde, koordineli olarak uygulanmamaktadır. Ayrıca münferit ulaşım yatırımları ve projeleri ulaşabilirlik , yol göstericiliğinden uzak gerçekleştirilmiştir.

•Yapılan katlı kavşaklar KOORDİNELİ yapılmadığından mali kaynaklar plansız olarak harcanmış, planlı gelişim zaafiyete uğramıştır.

•Toplu taşıma çağdaşlığa sığmayacak durumdadır.

•BURSADA‘da toplu taşıma sistemi entegrasyonunu sağlayan bir ulaşım planlama anlayışı yoktur

 

 

 

 

OTOPARK ÇÖZÜMLERİ

Heykelde sıkışan bir trafik Varken 17 araç için mi?

Her iki tarafta Otopark yapılınca şerit sayısı Azaldı.

Dolmuşlar müşterilerini ikinci şeritte indiriyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

TARTIŞMALI PLANLAR ve PROJELER

  • 1/100.000 ölçekli uygulama Ġmar Planının; Kentimizde eksiklikleri hissedilen yol, otopark, okul, sağlık ocağı, park, yeşil alan, oyun alanı, spor tesisleri gibi sosyal donatı ve teknik altyapı alanları elde etmenin bir aracı olmasını, yasa ve yönetmenliklere uygun, tarihi doğayı sosyo kültür değeri koruyacak, imar planlarının kâr ve rant temelinde değil, önce insan ilkesi temelinde geliştirilmesi ve üst ölçekli planın revize edilmesini beklerken. Orhangazi Mısır işleme Tesisleri, BESOB Çataltepe Sanayi Sitesi, Burcun Çimento Fab, inatlar Katı Atık Yakma Tesisleri ve TOKİ gibi kamu yararına aykırı, yasa dışı plan değişikliklerinin noktasal bazda yapılarak, il Genel Meclisi ve Büyükşehir Belediye Meclisinden tasdik edilerek geçtiğini görmekteyiz….Plan hazırlama süreci içerisinde idarelerce plan yapılacak alanda ilgili meslek odaları, sivil toplum kuruluşları, üniversitelerin ilgili bölümleri, koruma alanı içinde yaşayan hane halkları ve faaliyet gösteren işyeri sahipleri ve etkilenen hemşerilerin katılımı ile stratejilerin oluşturulması üzerine ve taslak planın oluşturulmasından sonra taslak planın görüşülmesi gerekirken Bu güne kadar;
  • hakkaniyeti sağlamayan,
  •  eşitlikçi olmayan,
  •  belirli kişi ya da grupların çıkarlarını öncelikli kılan,
  •  kamu yararı içermeyen,
  •  kent kimliğini, doğal değerlerin sürdürülmeyen,
  •  odalar kamu kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlayamayan,bilgi vermeyen,
  •  kentlilerin yaşam koşullarını gözetmeyen,
  •  toplumsal ve kamuya yönelik sorumluluklarını yerine getirmeyen bir belediye zihniyeti..

Kamu arazilerinin,

Emekdeki AVM de , Kent meydanında, Terminal önü AVM ‘de ve daha bir çok örnekte olduğu gibi rant baskısı altında elden çıkarılmasına, pazarlanmasına kentin geleceğine ipotek konulmasına karşıyız.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

TOKİ

2985 sayılı Toplu Konut Kanununa göre kurulan 10‟u aşkın kanunla gücüne güç katan TOKİ Müteahhit rolüne bürünmüştür.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

  • Rant ve kar uğruna BURSA’DA TOKi yeşilin, , ekolojik dengenin hiçe sayılması, , tarihi değerlerin gözetilmemesi tamamen rant politikalarının aracı olup, yağmacı zihniyetin ürünleridir. Bursa’da kamu yararı yerlerini, yeşilini, kültürünü satışa çıkarmak, kentin geleceğini peşkeş çekenlerin gözlerini doyurmaya yetmemekte, her geçen gün yeni icraatlarla Bursalıların yaşam hakkı gasp edilmektedir.
  • TOKİ’ye kamu arazilerinin satışına son verilmesi zamanı gelmiştir, kamu arazilerinin çıkar gruplarına rant yaratmak yerine, kamu yararı doğrultusunda değerlendirilmeli kentte yaşama haklarına sahip çıkarak bu keyfi uygulamalara karşı her zaman olduğu gibi, kamu adına tepkisini dillendirmeye ve gereken duyarlılığı göstermeye devam edecektir.

STADYUM

ESKİ SEBZE HALİ YERİ

Osmangazi Bld. Bşk. Olarak Yeşil alan yapılması için plan değişikliği yapılmıştır .

B.B.Bşk. Olarak göreve gelince niçin yeşil alandan vazgeçtiniz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

GÜNEY ÇEVRE YOLU PROJESİ

Proje Alanı:

Proje Alanı Bursa yerleşik kent dokusunun Uludağ Orman sınırları ile kesiştiği kentin güneyinde, Osmangazi İlçesi sınırlarında Alacahırka yolundan, Yıldırım İlçesi sınırlarında TOKİ Akçağlayan Konutlarının bulunduğu Çiçek Caddesine kadar yaklaşık 7 km olan Hatta yapılacak maliyeti milyonlarca lirayı bulacaktır.

1986 yılında : Toronto Transit – Hızlı ulaşım fizibilitesi

1987 yılında : O.D.T.Ü – Merkez dokusundaki özel araç ve toplu taşım fizibilitesi

1990 – 1991 yılında : Obermayer – Kent İçi Yakın Çevreye Ulaşım Fizibilitesi

1995 yılında : Metroplan – Bursaray

1996 yılında : Metroplan – Buski ve Civarı Kavşak, Yakın Çevre Yolu, Mudanya Çıkışı Bağlantı Fizibilitesi

1996 – 1997 yılında : Dar Mühendislik – BHRS

1997 yılında : Obermayer – Bursaray I. Aşama

1999 yılında : Yapı KF Kaiser – Bursaray Sistem Planı ve Modeli

2000 – 2001 yılında : Yapı KF Koiser – Kent Merkezi Kavşak Sayımı (Geo Düzenleme ve Sinyal Programları)

2005 yılında : Polye inşaat – Kameralı Sistem Sayımı

2006 yılında : Lineal Danışmanlık – Ana Ulaşım Sistemi Planlaması

2007 yılı : Gazi Üniversitesi – Kent İçi Trafik Etüdü ve Alternatif Projeler

Hazırlanan 12 etüt çalışmasında da kent içi ulaşımı rahatlatmak adına ULUDAĞ YAMAÇLARINDAN GÜNEY ÇEVRE YOLU ÖNERiSiNDE BULUNULMAMIŞ iken bilimsel bir araştırma raporu (fizibilite raporu ) hazırlanmadan, gerekli etüt çalışmaları yapılmadan çevre yolu projesi gündeme getirilmiştir. Ancak yapılacak bu tür büyük ulaşım yatırımlarının, kent içi ulaşıma etkilerinin teknik olarak incelendiği, çözümler ve alternatif çözümlemelerin yapıldığı, kentsel ulaşım entegrasyonunu sağlayacak ulaşım planlamasının kentimizde bir an önce yapılması gereklidir. Ayrıca kent içi ulaşımı rahatlatmak adına hazırlanan projenin, kent içindeki mevcut ana arterle de ( örneğin maskem caddesi vb.) dikine bağlantıları sağlanmamış,yapılmak istenen yolun başlangıç ve bitiş noktaları arasındaki ulaşım talebi ve ulaşım hacmi incelenmemiştir.Yapılmak istenen yol, zor ulaşım mühendisliği açısından oldukça zorlu sayılabilecek bir topografyadan geçirilmek istenmektedir. Bu kadar zorlu bir topografyada ulaşım ve yol standartlarının nasıl sağlanabileceği oldukça büyük bir sorundur. Yaklaşık kamulaştırma maliyetleri ile birlikte 100 milyon TL civarında bir maliyetle yapılacak bu yol yerine, kamunun bu kıt kaynakları kent içinde öncelikli sorunların çözümü için ( tranvay, raylı taşımacılık, kent içi yol düzenlemeleri vb.) kullanılması gerektiği düşünmekteyiz.

Teleferik projesi

Bursa Uludağ arasında kullanılan Teleferik , yapılan plan değişikliği ile ihaleye çıkarılmıştır.İhaleyi alan firma şu ana kadar bir çalışma sunmuş yada kamuoyu ile paylaşılmamıştır.Projesi ile , Uludağ‘ın tarihi, kültürel, doğal özellikleri, su kaynağı ve iklim düzenleyicisi özelliklerinin göz ardı edilerek, Uludağ‘ın sadece kayak merkezi kimliğinin ön plana çıkarılmasına,Teleferik Projesinin kentin üst ölçekli planları olan 1/100.000 ölçekli plan ve 1/25.000 ölçekli planlarda oluşturulan stratejiler şeklinde oluşturulmaması sıkıntı yaratmaktadı

KENTSEL DÖNÜŞÜM

Kentsel Dönüşüm; “ Çökme ve bozulma olan kentsel mekanın ekonomik, toplumsal, fiziksel ve çevresel koşullarını kapsamlı ve bütünleşik yaklaşımlarla iyileştirmeye yönelik uygulanan strateji ve eylemlerin bütünü” olarak tanımlanmaktadır. Bu nedenle kentsel dönüşüm, yeni kentsel alanların planlanması ve geliştirilmesinden çok var olan kentsel alanların planlanması ve yönetimi ile ilgilidir. Bursa ili sınırları dahilinde 10 adet kentsel dönüşüm projesi yürütülmektedir.

Yürütülen bu projelerden 9 tanesi Bursa Büyükşehir Belediyesi Sınırları içerisindedir.

Kentimizde yürütülen bu Kentsel Dönüşüm Projeleri maalesef kentimizin sorunlarını çözmekten çok yeni sorunlar yaratmaktadır. Yürütülen kentsel dönüşüm projelerinin genel sorunlarını aşağıdaki gibi sıralayabiliriz.

1- Yasal Mevzuatının Yetersiz Oluşu:

2- Kavramın Sadece Mekansal Dönüşüm OlarakAlgılanması

3- Planlama Mevzuatı ile Uyumsuzluk :

4- Üst Ölçekli Planlarla Uyumsuzluk :

5- Kent İçinde Birbirinden Kopuk Parçalar Oluşması :

6- Kentsel Dönüşüm Kavramının Yıkıp, Yeniden Yapmak Olarak Algılanması :

8- Kentsel Rantı Gözetmemesi :

7- Moda Olarak Algılanması :

SICAKSU KENTSEL DÖNÜŞÜM

SICAKSU KENTSEL DÖNÜŞÜM

   

MERİNOS ATATÜRK KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZİ

DEPREM PLANLAMASI

Deprem Araştırma Merkezi tarafından hazırlanan Türkiye Deprem Haritası’na göre, Marmara çevresinde aktif fayların bulunması nedeniyle, Bursa 1. Derece deprem kuşağı içinde yer almaktadır.

Bursa ilinde en büyük doğal felaket tehlikesi depremdir. Bursa ovası genel olarak Kuzey Anadolu Fayı’nın etkisi altındadır. Batıya doğru sıkışma sonucu kuzey-güney doğrultulu normal faylarla kuzey güney yönünde açılmaya başlamıştır. Diğer bir ifade ile doğu-batı yönlü sıkışma, kuzey-güney yönlü gerilme ile karşılanmaya başlanmıştır. Bursa ilinde yerel küçük fayların yanında, Kuzey Anadolu Fayı ile ilişkili gelişen büyük ölçekli faylar bulunmaktadır.

Peki Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde yer alan ve bilim adamlarına göre deprem riski İstanbul‟dan fazla olan Bursamızın planları depreme ne kadar hazır?

Kentin Üst Ölçekli Planları konumunda olan ve genel stratejiyi belirleyen 1/100.000 ölçekli Plan ve 1/25.000 ölçekli Nazım imar Planları deprem yönünden incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmaktadır.

İlimiz ANAYASASI konumunda olan 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planımız depreme karşı hazırlıksızdır.

1- Zemin Değerleme Gruplarına Göre Alınan Kararlar Plana Yansıtılmamıştır.

2- Fay Hatları Planlara işlenmemiştir.

3- Sıvılaşma Ve şişme Potansiyeli Olan Alanlar Kentsel Kullanıma Açılmıştır.

4- TaĢkın Alanları Kentsel Kullanıma Açılmıştır.

5- Heyelan Alanları Gösterilmemiştir.

6- Kum ve Malzeme Ocağı Olarak işletilmiş Ve/Veya Doldurulmuş Alanlar Gösterilmemiştir.

7- Deprem Senaryosu Ve Deprem Master Planı Hazırlanmamıştır.

8- Afet Sahaları Ayrılmamıştır.

9- Tasfiye Alanlarına YapılaĢma Önerilmiştir.

10- Önlemli Alanlar Plana işlenmemiştir.

11- Mevcut Yapılaşmaya Yönelik Strateji Belirlenmemiştir

KAÇAK İNŞAAT

3194 sayılı kanunun 42.maddesi idareye bu nevi yapılara uygulayacağı para cezalarını göstermekte olup Türk Ceza Kanunu’nun 184.maddesi de bu nevi yapıları imal edenlerin tespit edilmesi halinde uygulanacak cezayı tayin etmektedir. T.C.Kanunu’nun ilgili maddesi Madde 184 - (1) Yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan veya yaptıran kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır

 

 

 

 

 

 

 

 

 

     

Devlet İstatistik Enstitüsü’nün 2000 yılı verilerine göre 7 ilçe Belediyesinde 188.463 adet, 15 ilk kademe belediyesinde 16.444 adet, Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde toplam 204.907 adet bina bulunmaktadır.

Mevcut yapı stokunun olası bir depreme dayanıklılığı konusunda herhangi bir çalışma yapılmamış, mevcut yapılaşmaya yönelik Risk / Hasar Haritaları, Büyükşehir Belediyesi tarafından oluşturulmamıştır.

Ayrıca mevcut yapı stokunun gerekli fen ve sağlık şartlarına sahip olmadığı, mevcut yapılaşmış alanlara yönelik hiçbir plan kararı üretilmemiştir.

Bursa Ovasının korunması hakkında protokol yapılmıştır. Ancak 30 yılda tarım toprakları yok edilmiştir. Belgeyi bilgilerinize sunuyoruz.

     

Rant ekonomisi imar yetkilerini kullanan siyaseti de kendisine bağlayarak bir kirlenme sürecini başlatmıştır. Çünkü yağmacı ekonomik beklentiler, çıkar birliktelikleri, ayrıcalıklı imar rantıyla beslenen, çeşitli örnekleri her gün kamuoyuna yansıyan bir mafya olgusu yaratmış, giderek siyasetle bütünleşmeye başlamıştır. Sürekli olarak kamu çıkarlarına aykırı olarak tadil edilen kent planları, uygulanmayan yargı kararları, kentlinin ve uzmanlık ortamlarının öneri ve kararlara katılımını reddeden yönetim anlayışları, kent ve toplum sorunlarının çözülemeyecek boyutlara varmasına, kentlerin ve ülkenin yaşam kaynaklarını yok etme düzeyine ulaşmasına neden olmuştur. Kentler artık, kentsel problemleri yalnızca finansal mekanizma ve sorunlara indirgeyerek ve sektörel kent planlamasının geleneksel yöntemlerini kullanarak yönetilmemelidir.

Küreselleşme, değerler sistemimizde öylesine olumsuz gelişmelere yol açmış bulunuyor ki, hemen hemen herkes her şeyi “paraya çevirme” sevdasına kendini kaptırmış durumda. Kentlerimizin toplumsallığı, işlevselliği ve estetiği bundan alabildiğince zarar görmekte. Kentimizde plana ve plan düşüncesine sahip çıkmaktaki kararlılığın zaafa uğraması, son altı yılın en çarpıcı gelişmelerinin başında gelir. Bunda, kuşku yok ki, dünyada esen liberal rüzgarlara kapılmanın büyük payı var. Çünkü piyasaya karışma anlamına gelen planlı yaklaşım liberalizmin ruhuna aykırıdır. Dünya Bankası‟nın bu konuda koyduğu kural kimi resmi yayınlarının başlığında açıkça yer.

Geçirdiğimiz bir yıl içerisinde Büyükşehir Belediyemiz muhafazakar bir kabuk içerisinde liberal bir yönetim anlayışını şirket belediyeciği anlayışıyla sürdürerek durumunu rahatlatmıştır. Kaynak kullanımındaki öncelikler toplum yararından çok tanıtım, reklam, kültürel faaliyetler başlığında Tevekkül kültürünü yaygınlaştıran “yeni-Osmanlıcılık” eğilimlerinde kullanılmıştır. Han-hamam restorasyonları kent sınırlarını aşarak Balkanlara, Mısır‟a kadar uzanmıştır. Tevekkül kültürü durumu rahatlatmış ve kent yoksularından oy alarak Belediye yönetimine yerleşilmiş ancak hizmetlerin ulaşamadığı yoksullara “itiraz etme şükret” mesajı yaygınlaştırılmıştır.

Kentimiz krizle birlikte giderek, daha belirgin bir biçimde yoksulluğun ağır bastığı yerleşim yeri görünümü kazanmaktadır. Bu konu, salt imarın planlanmasından sorumlu gibi bir görüntü sergileyen yerel yönetimlere bırakılamayacak kadar önemli bir konudur şüphesiz. Ne var ki, devletin yoksullukla savaşım, gelir dağılımı, eşitsizlikleri azaltma ve kamusal hizmetlerin uygun ücretlerle kullanılması, son yıllarda kentimizi teğet geçmiştir. İstihdam ve yoksullukla savaşım devletin öncelik taşıyan uğraş alanları değildir artık.

CUMHURİYET HALK PARTİSİ

BURSA İL BAŞKANLIĞI

KATILIMINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZ​​​​​​​

20 HAZİRAN 2010

HAZIRLAYANLAR

SELİM LÜMALI

HATİCE İNAN

FUNDA ÇETİN

OSMAN AYRADİLLİ