BLOG

Gürhan AKDOĞAN

gurhanakdogan@gmail.com

Dünya bizi kıskanıyor(mu)muş

Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan hatırlarsınız daha önceleri bir konuşmasında ''Avrupa bizi kıskanıyor köprülerden barajlardan metrolardan ötürü kıskanıyor'' demişti şimdi ise bir toplantıda bu kez ''Dünya bizi kıskanıyor, kıskanmakta da haklılar, varsın kıskansınlar''. diye ifade etti. Ben de dikkatimi çeken birkaç noktayı dikkate alarak acaba bizi bu konularda da kıskanırlar mı diye irdeledim. Geçen haftalarda ADD kongre çalışmaları için yapılacak seyahat programlarını hazırlarken çeşitli ulaşım olanaklarını araştırıyordum ki Avrupa'nın hatta dünyanın bizi örnek alacağı(!) iki havaalanı yatırımının son durumu ile karşılaştım ve siz değerli okurlarımızla bu yatırımların öykülerini paylaşmak istedim. Zafer Havalimanı yatırımı bir kara mizah öyküsüdür. İşletmecisine 2021 yılı için 1 milyon üçyüz yirmi bin kişilik yolcu garantili havalimanına mayıs ayına kadar 61 yolcu geldiğini biliyor musunuz? İşletme süresi 30 yıl olan bu havalimanı için devlet kaynakları ile garanti sayıları altında kalan uçmayan yolcular nedeniyle işletmeciye 2044'e kadar para ödenecek. Havalimanının hizmet verdiği o bölgede uçuş hizmetinin alınacağı 3 il Kütahya-Afyon ve Uşak'ın toplam nüfusunun 1 milyon yedi yüz bin kişi olduğunu ve şirkete havalimanı için neredeyse 3 ilin nüfusu kadar yıllık yolcu garantisi verildiğini biliyoruz. Gerçekten kıskandıran bir yatırım. Havalimanında 2020'de iç hatlarda yedi yüz elli bin, dış hatlarda ise beş yüz yirmi beş bin kişilik yolcu garantisi öngörülmüş. 2020'de yolcu garantisi sayısı 1 milyon üçüyüz bin civarında iken, uçuş yapan yolcu sayısı toplam yedibin iki yüzde kaldı. 2020'de işletmeci firmaya gelmeyen yolcular için 6 milyon yedi yüz bin Euro ödendiği bilgisi alınmıştır.

Diğer taraftan Sözcü gazetesinde Erdoğan Süzer'in haberiyle, ''yılda 1.3 milyon yolcu garantili Kütahya Zafer Havalimanı'ndan sonra şimdi de Balıkesir'de 'hayalet havalimanı' şoku yaşanıyor'' içerikli haber, iktidarın övüne övüne bitiremediği yatırımların içyüzünü ortaya koyuyor. Şimdi de bu havalimanı yatırımını irdeleyelim. Haberde de belirtildiği üzere Balıkesir Merkez Havalimanı 2016 yılında, 1 milyon yolcu hedefiyle inşa edilerek, 10 Şubat 2020'de açıldı. Ancak açıldığı tarihten itibaren 18 aydır bir tek uçak seferi bile yapılmadı.
Bu arada 1 milyon yolcu hedefi konan havalimanının bulunduğu Balıkesir'in 2020 toplam il nüfusunun 1 milyon iki yüz kırk bin olduğunu Edremit-Burhaniye arasında körfez dediğimiz bölgenin yükünü üstlenen uluslararası uçuşa açık, yazın aktif olan bir havalimanının da çok yakın mesafede olduğunu da hatırlatmadan geçemeyeceğim. Bu yatırımların ne kadar rantabl olduğunun ve hakikaten yabancıları kıskandıran yatırımlar olup olmadığının takdirlerini siz değerli okurlarıma bırakıyorum.

Diğer taraftan bir başka konu ise IMF'in nisan ayında açıkladığı rapor. Rapora göre GSYH'larına göre pandemi destek ve harcamalar oranlarında ülkeler içinde Türkiye, yüzde 1,9 oran ile en az yardımı yapan ülkeler arasında yerini aldı. Hani dünya bizi kıskanıyordu ya pandemide Trump her Amerikan vatandaşının cebine 3000 $ koyarken ABD Başkanı Joe Biden, göreve geldikten sonra ocak ayında 1,9 trilyon dolarlık bir ekonomik teşvik paketini imzaladı. Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) verilerine göre ABD milli gelirinin yüzde 25,4'ünü bu yardımlara ayırdı. İngiltere milli gelirinin yüzde 16,3'ünü yardımlara ayırken Almanya'da koalisyon hükümeti pandeminin başlangıcından bu yana 156 milyar Euro, 130 milyar Euro ve 60 milyar Euro değerinde üç mali teşvik paketi açıkladı. Pandemi başından beri de toplam 850 milyar Euro kaynak dağıttı. Ve ülkede milli gelirin yüzde 11'i yardımlara ayrıldı. İngiltere'de Johnson 385 milyar sterlin kaynak dağıttı. Yanı başımızdaki iflas etmiş Yunanistan bile aşı olan öğrencilere 100 Euro verdi. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Araştırma Merkezi'nin araştırmasında, Türkiye'nin Covid-19 ile mücadele için en az nakit harcama yapan ve gelir desteği ayıran ülkelerden biri olduğu belirtiliyor. Raporda Türkiye'nin toplam gelir ve harcama desteği (sağlık harcamaları dahil) 7,6 milyar dolar ile milli gelirinin sadece yüzde 1,1'ini Covid-19 ile mücadeleye ayırdığı vurgulandı. IMF'nin nisan ayındaki raporunda ise bu oran yüzde 1,9 olarak açıklandı. Sizce bizi kıskanıyorlar mı?